Hasan Ali
Toptaş ismini Cüneyt Özdemir’in bir köşe yazısında gördüm ilk. Sonra idefix ten
kitaplarının yorumlarına bakınca da baya ilgimi çekti. Böylece yeni yazarlar tanıma ayımın ilk konuğu
Gölgesizler oldu.
Gölgesizler, gerçekten ilginç bir kitap. İlginç
bir konusu var ve bu ilginç konunun geçtiği mekân ise, nerede olduğunu
bilmediğimiz, Anadolu’nun sıradan unutulan köylerinden biri. Bekçisi, muhtarı,
köylüleri ile sıradan bir köy. Ancak köyün başında bir kötü talihsizliktir
gidiyor. Önce kaybolan yada alıp başını giden insanlar, ölümler vs. kısacası
yaşadıkları her şey, köylülere kendi varlıklarını sorgulatıyor. Zaman zaman
başkasının gölgesi olduklarından yada aslında hiç var olmadıklarından bile
kuşkuya düştükleri oluyor. Belki de haklılar, onlar aslında bir başkasının
hayali yada çok uzakta kalan hatırlanmaya çalışılan silik birer anılar.
"...Derken homurdanmaya başladı, ne dediği pek anlaşılmıyordu, ama öfkelendiği belliydi. Kaşları gözlerinin üstüne yığılmıştı.
- Deli misiniz siz, diye bağırdı birden, bu köye yıllardır çerçi uğramaz!Herkes bakakalmıştı. Çerçilerin peşinden koşan çocuklar bile şaşkındı..."
Kısacası bir varoluş yada yokoluş kitabı bu. Anadolu'nun bir köyünde geçmese, üstüne bolca Amerikan kültürü ekleseniz, biraz da
fantastik öğeler; bir Murakami kitabı bile olabilirmiş. Bence, edebiyatımızda
böyle yazarlarımız olduğu için çok şanslıyız. Hasan Ali Toptaş’ta bilenler için
değerli olan, ancak çok popüler olmayan yazarlarımızdan. Oysa ki, öyle yazarlar
var ki, her yerde kitaplarını, yüzlerini yada röportajlarını görüyoruz, ancak
kitaplarını okuyunca, okumasam da olurmuş diyoruz. Sanırım ben bu yüzden
popüler olan kitaplara mesafeli yaklaşıyorum. Çok hayranı ve okuyucusu olduğu
halde, benim ismini yeni duyduğum yazarlar ise, beni daha çok heyecanlandırıyor.
Ben kitabı çok beğendim kısacası. Kitabın
başlarında, biraz sıkıldığım yerler oldu ve acaba yanlış tercih mi yaptım diye
de düşündüm. Ancak kitap genel olarak durağan gitmesine rağmen, yazar sizi
meraklandırmayı iyi biliyor. Bu yüzden zaman zaman sıkıldığınız yerler olsa
bile, kitabı okumaktan vazgeçemiyorsunuz. Ayrıca, çoğu zaman çok beğendiğim
kitapların sonunun beni pek tatmin etmediği de olur, ancak bu kitabın sonunu da
ayrı bir beğendim. Kısacası ben bu kitabı tavsiye ediyorum efendim. Sanırım,
ilerleyen zamanlarda da, tekrar Hasan Ali Toptaş ile yolumuz kesişecek.
İyi okumalar :) * * * * *